Konya toplu ulaşımda örnek şehir
KONYA (İGFA) – Konya Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşımda hizmet kalitesini artırmak amacıyla teknolojik imkanlardan yararlanarak harita tabanlı uygulamalar geliştiriyor.
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’da toplu ulaşımın güçlenmesi için bir taraftan 181 yeni otobüsü Büyükşehir Belediyesi’nin filosuna dahil ettiklerini bir taraftan da yeni köprülü kavşaklar ve caddeler açtıklarını anımsattı.
Şehir içi toplu ulaşım hizmetlerinde hayata geçirdikleri uygulamalarla Türkiye’ye model olmaya devam ettiklerini kaydeden Başkan Altay, “Avrupa Birliği’nin desteklediği ve TÜBİTAK tarafından finanse edilen Justice Projesi’ne Konya Büyükşehir Belediyemiz ortak olarak katılıyor. Proje kapsamında toplu ulaşım erişilebilirliğini ve kapsayıcılığını artırmaya yönelik geliştirilen uygulamalardan biri de harita tabanlı analiz çalışmaları. Avrupa’da Brüksel ve Strazburg’la birlikte projenin uygulandığı şehirlerden birisi de Konya’mız. Hazırlanan yazılımla şehir merkezlerinde toplu ulaşım araçları kullanılarak belirli noktalara ulaşımla alakalı analizler gerçekleştiriliyor. Projede harita üzerinde oluşturulan ulaşım süreleri ile kişinin bulunduğu noktadan gitmek istediği yere Büyükşehir’e ait toplu ulaşım araçlarıyla ne kadar sürede ulaşabileceği tespit ediliyor. Çalışmada ayrıca fiziksel ve görme engellilere yönelik de analizler bulunuyor” diye konuştu.
Projenin şehir içi ulaşımın verimliliğini artıracağını ve trafik yoğunluğunun azalmasında etken olacağını vurgulayan Başkan Altay, “Proje şehrin toplu taşıma ağının daha etkin ve erişilebilir hale gelmesine de katkıda bulunacak” ifadelerini kullandı.
AVRUPA BİRLİĞİ DESTEKLİ “JUSTİCE PROJESİ”
Proje kapsamında harita üzerinde ulaşım süreleri farklı renk tonları ile gösterilmektedir. 0-10 dakika, 10-20 dakika, 20-30 dakika gibi 10 dakikalık ulaşım sürelerine göre oluşturulan harita çalışmalarında, kişinin bulunduğu noktadan gitmek istediği yere Konya Büyükşehir Belediyesi’nin toplu ulaşımda kullanılan otobüs ve tramvayları ile ne kadar bir sürede ulaşabileceği gösteriliyor. Bu çalışma, hem mevcut durumun daha da iyileştirilmesi hem de yeni yapılacak toplu ulaşım yatırımlarının, şehir ulaşımında nasıl bir etki oluşturacağına dair projeksiyonlar ortaya koyması açısından önem arz ediyor.
Üç şehirde 36 ay sürecek Justice Projesi, temelde dezavantajlı grupların toplu ulaşım imkanlarına erişilebilirliğini artırmak ve daha kapsayıcı bir yaklaşımla toplu ulaşım sisteminin dizaynını amaçlıyor. Bu sebeple katılımcı bir anlayışla sivil toplum kuruluşlarının da katkıları ile fiziksel engelli, görme engelli, yaşlılar ve düşük gelir sahipleri ile birlikte toplu ulaşım yolculukları yapılarak onların da görüşleri proje çalışmalarının önemli bir kısmını oluşturuyor.